Ana içeriğe atla

Ankara'da döner denince :)

       

              Ankara'da döner denince aklıma gelen ilk yer tabikide Peçenek Döner. Önceden Etlik eski garajlar içinde olan mekan garajlar yıkılınca kendisini İskitler de iki katlı eski tarihi Ankara evi olarak yapılmış yeni bir yere taşıdı.




                 Mekan öyle süslü püslü lüx, oyun alanı olan, bir yemekte 2-3 çatal bıçak getiren , kendinizi prens yada prenses hissedeceğiniz koltukları sandalyeleri olan mekanlardan değil. Ama çıktıktan sonra 'bu günkü döner neydi be...' yada ' dün yediğimiz dönerin tadı hala damağımda.' ve hatta ' geçen haftaki döner olsada yesek.' diyeceğiniz, akılda kalan bir lezzete sahip döneri var. Zaten buda yetiyor. 


                Mekana gittiğinizde ayakta kalmanız, yemek yiyen kişilerin kalkmalarını beklemek zorunda kalmanız muhtemel çünkü özellikle öğle saatlerinde çok ama çok hızlı servis yapmalarına rağmen mekan çok kalabalık. Mekanın çok geniş bir müşteri kitlesi var. Çoğunlukla takım elbileseli devlet memuru yada bir şirket çalışanı olduğunu tahmin ettiğim bir kitle var kadınlı erkekli gruplar halinde geliyorlar. Birde lüx arabalardan inen kodaman amcalar var. Azda olsa benim gibi marabalar var kocacığıyla öğlen arasında kaçıp giden :)

               Yoğunluktan dolayı en fazla 5 dakika bekledikten sonra siparişinizi veriyorsunuz ve bir aksilik yoksa çok kısa sürede önünüze salatanız ve hemen ardından döneriniz geliyor. Öncelikle dönerin altında gelen lavaş orada hemencecik yapılıyor ve inanırmısınız ilk geldiğinde resmen elinizi yakıyor dikkat edin. Yumuşacık sıcacık lavaşın üstünde yerken parmaklarınızın arasından sıyrılarak zamanında müdahale etmezseniz bileğinize akan yağ eşliğinde gelen et döner.


                Eti çok leziz ama gereçkten çok ama çok yağlı ( ama yanlış anlaşılmasın et yağlı değil etin üstünden akan yağdan bahsediyorum yoksa döner bildiğiniz cillop gibi kırmızı et) benim için yağının parmaklarımdan süzülmesinin hiç bir mahsuru yok bilekis hoşuma gidiyor exstra yağlı olsun diyorum ve lavaşla sıyıra sıyıra yiyorum.


                 İşletme eti ham olarak kızılcahamamdan bizim kasap diye bürokratlarında bilip et aldığı bir kasaptan aldığını, döner olucak yerlerini döner kalan yerleri ise pide de kullandıklarını söylüyor. Ben bu zamana kadar dönerinden başka bir şeyini yemediğim için yorum yapamıycam ama mekanda zaten bunlardan başka bir şeyde yok. Döneri bu kadar iyiyse diğerleride iyidir diye düşünüyorum.


                İşletme aile işletmesi kasada genelde mekanın sahibi yada oğlu duruyor. Sahibi amcamızın adı Hacı Emin Peçenek. Soyadıda, işletmenin adıda, amcamızın köyünün adıda Peçenek :)  Çalışanlar yardım sever hızlı. Et, lavaş, pide gözünüzün önünde pişiyor. En önemli ayrıntıyı söyleyeyim işletme cuma günleri kapalı ve  kredi kartı geçmiyor ama mekan sahibi hiç ama hiç tereddütsüz 'önemli değil, bi ara bırakırsınız, bırakamasınızda helali hoş olsun, afiyet olsun' diyecek karakterde bi insan. İşletmenin samimiyeti ve işleyiş tarzı size bi fikir vermiştir sanırım.


Fiyatlar bu gün itibari ile şöyle ;
döner 18 tl
kıymalı pide 12 tl
kuşbaşılı pide 14 tl
ayran 2 tl
kola 2 tl
su 1 tl
 cuma günleri hariç saat 20.00 e kadar leziz dönerini yiyip beni anmanız dileğiyle afiyet olsun :)
               mekanın telefonu ve adres için buraya tık tık yapmanız yeterli.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NASIL VERDİN BU KİLOLARI ?

            Bloğumu açalı çok olmuş ama hiç dokunmamışım artık dokunmaya karar verdim :) sizlerle paylaşmak istediğim o kadar çok şey var ki öncelikle bebeklerle ilgili, kilo vermeyle ilgili, yemekle pastayla börekle çörekle ilgili, kozmetikle ilgili kısacası bir çok şeyle ilgili :) Öncelikle bu günlerde bana çokça yöneltilen soruyla başlayayım bloğuma dönüşüme;  NASIL BU KADAR ZAYIFLADIN?  NE KADAR ZAYIFLAMIŞSIN!! NE YAPTIN?  İNANMIYORUM ESKİYE DÖNMÜŞSÜN. HEMEN ANLATIYORSUN, NASIL OLDU?

OYUN HAMURU YENİLEME :)

        Çocuklarımızın  severek oynadığı ( bıraksam İkra'nın saatlerce oynayabileceği ) oyun hamurları zamanla ilk günkü formlarını kaybederler ve ufalanmaya, güzel şekil almamaya, çatlamaya başlarlar. Annelerin en çok şikayet ettikleri şeyde budur, Her zaman yenisini mi alıcam? Oyun hamuru yetiştiremiyorum! Buna paramı dayanır? diye hayıflanırız. Aslında oyun hamurlarınız ne kadar kurumuş bozulmuş olursa olsun ilk günkü hallerini alabilirler. Bunun bir tek yolu var oda; sulamak :) evet yanlış duymadınız tek gerekli malzeme 'su', eee tabi birde kötüleşmiş oyun hamuru.